GOZYASLARI

Firari bahardan, asik hazandan,
Cu-yi dile ma'kes nay-i hicrandan,
Nagme-yi sevdadan, bu-yi figandan
Serpildi melalin elmas taslari.
Sarardi baharin payinda eylul;
Titredi emeller, umidler ma'lul;
Dokuldu uzanmis zanbaga melul
Nergis-i ademin har gozyaslari.


Ihsan Raif Hanim

Guzel'e

Dun gece senin kucucuk elinle yalniz yattik
Yalniz senin kucucuk elinle yalnizlik
Kandilli ilkokulu kadar kalabalik
Zilleri caldiginda duslerinin
Siniflarin kapilari ardina kadar acik
Gokyuzunun, denizin, topragin, hayalle, emegin
Hakli siniflari
Belki de baskin korkusuyla vefasiz, akintiya atilan
Kitaplar varya onlardan
Ogrenmis Marx'i, gumus baliklari
Ve belki de onun icin o kadar,
O kadar aydinlik ortalik...
Sen ki cicekleri toplamayan guzelim
Cicekleri sulayan cocuk
Ve ben ki buruk ve kavruk
Bir ihtiyar adamim artik
Oyle guzeldim ki senle, ciceklerden cok
Ve anladim, anladim ki bir daha
DUSUNDE BILE GOREMEZ ISLER
DUSLERIN GORDUGU ISLERI


Can Yucel

HAYIR

Dinlensin diyedir gozlerimiz
Bu onumuzde acilip giden manzara;
Bu dunya, yoruldu mu kuslar konsun diyedir,
Ve tanrilar bosluktan bikinca.
Ellerimize malum olur nedense
Sularin rengi baliklariyla, cicekleriyle,
Dusunmenin huzuru ayan olur;
Sogugun sessizligi hakeza.
Yuvarlanan yildizlar icinde saclarimiz,
Boylarimiz bu"yu"r usul usul;
Duyulmasin diye gurultuler uykularda
Yagmurlar yagar geceleri.


Can Yucel

IGNELI


ANAM BABAMA ASIK OLMUS,
BABAM DA ANAMA.
GEZELIM BU CARSAMBA DEMIS BABAM.
SUR-DISLI ANAM, OYLE SIK BIR FISTANI YOK,
ABLASININ NISANLIGINI ISTEMIS ODUNC,
TEYZEM DAHA TOPLU, OTURMAMIS USTUNE
ENTARI,
TEYELLE, IGNEYLE AYARLAMISLAR USTUNE
ANAMIN.
BABAM, KAVILLERI UZRE, GELIP TOPKAPI
DISINDAKI EVLERINE,
ANAMI ALIP, KACBIR TIRAMVAYLAN AKTARMA,
BEBEGE GOTURMUS O AFRODIT'I
BEBEK SIRTLARINA CIKMISLAR.
BABAM OTURTMUS ANAMI CAYIRA,
DENIZI GOSTERMIS,
IYI SEYLERDEN SOZ ETMISLER,
DERKEN OPECEK OLMUS ANAMI,
ANAM COKTAN RAZI.
BABAM EL ATINCA ORASINA, BURASINA,
FISTANDAKI IGNELER BATMAZ MI ELINE!
AY! DEMIS BAGIRMIS BABAM...
O GUN, O CAYIRDA, O AN
DUSTUGUM ICIN BEN ANAMIN IMGELEMINE,
YASAMDA DA, SIIRDE DE
BOYLE IGNELI KONUSMAKLIGIM.


CAN YUCEL

YSTANBUL A?RISI


kanatlari parca parca bu agustos geceleri
yildizlar kaynarken
sangir sungur ayaklarimin dibine dokulen
sen
eger yine istanbul'san
yine kan kopuklu cehennem sarmasiklari buyutecegim
pancak pancak siirler tukurecegim
demek yine ben
limandaki direkler ormaninda butun bandiralar ayaklaniyor
kapi onlerinde boyunlarini bukmus tek tek kafiyeler
yahudi sokaklarini aydinlatan telaviv sarkilari
mavi asfaltlara cokmus
diz bagliyor
eger sen yine istanbul'san
kirli dudaklarini bulut bulut dudaklarima uzatan
sirkeci gari'nda tren cigliklariyle bicaklanip
intihar dumanlari icindeki haydarpasa'dan
anadolu ustlerine bakip bakip
aglayan
sen eger yine istanbul'san
aldanmiyorsam
yakalari karanfilli ibneler eger beni aldatmiyorsa
kulaklarimdan kan fiskirincaya kadar
yine senin emrindeyim
utanmasam
gozlerimi damla damla kadehime damlatarak
kendimi yani su bildigim atilla ilhan'i
zehirleyebilirim
sonbahar karanliklari tuttu tutacak
tarlabasi pansiyonlarinda bekarlar bugulaniyor
imtihan cigliklari yukseliyor universite'den
tophane iskelesi'nde diesel kamyonlari sarhos
direksiyonlarinin koynuna girmis bickin soforler
uykusuz dalgalaniyor

ulan istanbul sen misin
senin ellerin mi bu eller
ulan bu gemiler senin gemilerin mi
minarelerini kurdan gibi dislerinin arasinda
liman liman goturen
ulan bu mazot tukuren bu dovmeli gemiler senin mi
aksamlar yassildikca neden boyle devlesiyorlar
neden durmaksizin imdat kivilcimlari fiskiriyor
antenlerinden
neden
peki istanbul ya ben
ya misralarini dort renkli duvar afisleri gibi boy boy
gumruk duvarlarina yapistiran yolcu abbas
ya benim kahrim
ya senin agrin
agir kabaralarinla uykularimi ezerek deliksiz yasattigin
caresiz zehirle kusan cilgin bir yilan gibi
burgu burgu icime bosalttigin
o senin agrin
o senin
eger sen yine istanbul'san
yanilmiyorsam
koltugumun altinda eski bir kitap diye goturmek istedigim
sicilyali balikcilara marsilyali dok iscilerine
satir satir okumak istedigim
sen
eger yine istanbul'san
eger senin agrinsa igneli besik gibi her tarafimda hissettigim
ulan yine sen kazandin istanbul
sen kazandin ben yenildim
kulaklarimdan kan fiskirincaya kadar
yine emrindeyim
olsem yalniz kalsam cuzdanim kaybolsa
parasiz kalsam tenhalarda kalsam carpilsam
hic bir gun hicbir postaci kapimi calmasa
yanilmiyorsam
sen eger yine istanbul'san
senin isliklarinsa kulaklarima saplanan bu isliklar
gozbebeklerimde gezegenler gibi donen yalnizligimdan
bir tekmede kapilarini kirip ciktim demektir

ulan bunu sen de bilirsin istanbul
kac kere yazdim kimbilir
kac kere kirpiklerimiz kasaturalara donmus diken diken
1949 eylul'unde birader mirc ve ben
sokaklarinda mohikanlar gibi ates yaktik
sana taptik ulan
unuttun mu
sana taptik


Attila Ilhan


Attila Ilhan bu siiri Paris'te iken yazmis. Sair kendi
aciklamalarinda aynen soyle demis: ``Istanbul icin yazilmis cok
siir vardir elbet, ama bu, unlu sehrin baska bir espri ile baska
bir duzeyde ele alinisidir, yazildigi yillari hatirliyorum, mirc'la
ve oteki arkadaslar ile paris yolculugunu orgutlemeye
calistigimiz siralardi, sehrin sokaklarinda basibos dolasiyor,
bazi bazi sahil kahvelerinde sabahliyorduk, paramiz yoktu ama
engin bir gozupekligimiz, buyuk hayallerimiz vardi, saniyorduk
ki icimizdeki heyacanla kendimizi bir kere yurt disina attik mi,
butun ozgurlukler ve butun basarilar
bizim olacaktir. Olmadi elbette, olmadi ya, bunu nereden
bilebilirdik. Istanbul sehir buyusu ile efsunlamisti bizi, siirde bu
hissedilir.''



Itiraza Itirazim
VarSut limanlarinda poyrazlarla lodoslar oluyorum
Dondukce, dondukce basim, martilar kusuyorum
Derya bir Kuran-i Kerim yapraklar'ni bir bir aciyorum
Karis, karis, karis, karis, karis, karis, karis karistiriyorum
Bakara oynuyorum Fatiha'nin Bakara suresiyle
Ve zarlarla ki hepsi ayri bir Sure alayidir
Nedir diye, nemenedir bu arabesk diye diye
Martilar bu sakasi yok, akaraplar tarafindan aglanilan
Bir mersiye - sad olsun ruhu - Tamburi Cemil Bey'e
Odeon bir rekorla kosan bir gramafonmus bu dunya
Kurdukca donuyorum, dondukce caliyor, caliniyorum
Ben ki Kibariye bir hirsiz ve Ferdi Tayfur kadar eski bir sipiker
ve kokoyiniman
Kendimden kendimi caliyorum, kendimle, kendimle
kendimiYasasin mahsere dek bu kisir olmayan dongu
Yasasin Veli`fendiler'de mahserin o dokuz doguran
suvarisiBenden once de vardi, benden sonra da tufan
Yasamak olunmez ki yasamayi yasamaklan
Gonderin de Hasan-huseyin emminin, dalgalandikca bu kirmizi
donBir arabesk bu, ister sol olsun, ister sag
Ve indikce kustugum martilarin guzel gozlerinden yaslar
Caputlar kalkip kalkip Marmara'nin dalga kiranlarindan
Kondu-konacak geceleri Haci Bektas-i Veli'nin turbesindeki o
milyon
yillik dut agacinin dallarina
Bu siir ve bu nane, ifademe mani olmayan bir damla meni
Lumpen kesilmis sahsimin kuzgunlasmasiyla birden goge agan
ve agaran mechul bir artisiyla
Ki istersen demevi bir RH pozitif de olabilir.
Iste bu siirin kendini cektikten sonra Kodak'la nefsine nefes
etmesidir
Zaten siir denen nesne, eski bir an'aneyle, dogan cocugun
kulagina
ezan makamiyla
isminin uflenmesidir
Ya da tinlatmaktir icinle icin icin olan tambur ola ki evreni
Ve de cinlasin deyuu Neyzen'in neyi (gorulmemis hic neyin
cinladigi
bu ana dek)
Ve en arabesk ve en cagdas adamimiz Orhan Veli'nin kuzular
kulagina
Maraz ve menapoz, muhteris ve muteriz itirazlara itirazim var,

itirazim, itirazim
Ama halka, halka halka halkalanan halka dunden ve yarindan
her zaman raziyim.


C. Yucel

KINALAR YAKSIN

Bir saka yaptim ben nazli yare;
Kustu, gucendi gozleri kaare;
Bu derde acep var midir care?
Askiyle dustum gurbet iline.
Bir gul takmisti, ben onu caldim;
Baktim agliyor, sasirdim kaldim;
Ber-guzar derken inkisar aldim;
Kustum sozun sardi diline.
Ne oldun? dedim, gogsumden itti;
Gonul sircadir, kirildi bitti,
Diyip yerinden firladi gitti.
Baska kalmisim ince beline.
Ey seberkusu got yare soyle!
Perisan oldun askiyle boyle;
Ben veda'lastim dost ile, boyle;
Kinalar yaksin artik eline.


Ihsan Raif Hanim

MARE NOSTRUM

En uzun kosuysa elbet
Turkiye'de de Devrim
O, onun en guzel yuz metresini kostu
En sekmez luverin namlusundan firlayarak ...
En hizlisiydi hepimizin,
En once gogusledi ipi...
Aciyorsam sana anam avradim olsun
Ama ask olsun sana cocuk, Ask olsun


Can Yucel

SONRAKİ SAYFA ANA SAYFA daha fazla şiir için tıklayın